25 Aug 2015
Yurtdışında yüksek öğrenim görmek isteyen herkesin başvurmayı programının bir köşesine aldığı YLSY isimli bursun ikinci aşaması olan sözlü mülakat kısmından bahsedeceğim. Madem yazıyı okumaya devam ediyorsunuz sizi şu konularda uyarmalıyım: 1) Bu yazı öyle gaza gelinip yazılmış bir yazı değil, bir kısım yorumlar benzer şekilde mülakata girmiş kişilerin de gözlemleri göz önünde bulundurularak yazılmış bir yazıdır (10-12 kişi ile bizzat görüşülmüştür), 2) her ne kadar geniş bir çerçeveden olaylar yazılmaya çalışılsa da tüm sürecin böyle olduğu varsayımına kapılmak ta gerçek dışı olacaktır. İyi okumalar…
Süreci bilmeyenler için özetlemek gerekirse, bilindiği üzere ilk aşamada çalışmak istediğiniz alanı seçiyorsunuz. Eğer ALES puanınıza göre sıralamada mülakat sayısının 3 katı kadar insan içine girebilmişseniz bu sözlü mülakata çağrılıyorsunuz. Sözlü mülakat 2013 senesindeki başvurularda uygulanmaya başlandı. Öncesinde sadece ALES notunuza göre kabul alıyordunuz ve döneceğiniz kurumu da bu puana göre tercih ediyordunuz. Yeni sistemde ALES puanı yanında not ortalaması ve sözlü puanınız da etkili oluyor.
2015 senesi alımlarında Büyük Veri alanında 6 kişi yurtdışına yüksek öğrenimini yapmak üzere gönderilecek. Bu nedenle bu sayının 3 katı kadar aday (yani 18 kişi) sözlü mülakat için Ankara’nın büklüm büklüm yolları‘nı tutuyor :). Ben de bu 18 kişinin arasına girdiğimden sözlü mülakata hak kazandım.
Sözlü mülakatta sınanacağım komisyon bilgisayar bilimleri ve türevleri bölümlerden sınama yapıyordu. Dolayısıyla alanında uzman 3 kişi tarafından sınanacağınız konusunda beklentileriniz oluyor ve haklı da oluyorsunuz. Gerçekten alanında bilgili birisi MEB’den ikisi de akademik personel 3 kişi karşınızda oturuyor. Uzman kişiler olmasında problem yok, ama Büyük Veri alanında mülakata girince mülakatın seyrinin bir şekilde buraya geleceğini, bu alandan sınanacağınızı zannetmek gibi bir yanılgıya düştüğünüzü farkediyorsunuz. Bir tane soru bile gelmiyor!!!
Gelin benim girdiğim komisyonda çoğu bilgisayar mühendisliği okuyan adaylara ne gibi sorular gelmiş bir göz atalım:
Bunlar bana sorular sorular. İsterseniz kendi cevaplarımı ve verilen tepkileri, doğru cevapları vs. de yazabilirim. Mülakata giren ilk kişi olduğumdan 20 dakikaya yakın tuttular diyebilirim.
Başka arkadaşlara benimkini benzer sorular gelmiş. Örneğin: 1) soruda yerine koyup sormuşlar. 10.sorudaki Quick sort yerine merge sort gibi başka sıralama algoritmaları sorulmuş. min. heap yerine max. heap sorulmuş. Bir kısım arkadaşlara stored procedure, trigger nedir? Pointer nedir? Call by reference test eden bir soru sorulmuş (iki değer alıp swap eden fonksiyonu yazdırmışlar). Bu fonksiyon olmadan yapabilir miydik diye sorulmuş. Bundan farklı olarak C++’dan (pointer, inheritance) epey sorguya tutulanlar olmuş. (bu aynı komisyon ama bilgisayar bilimlerinden mülakat olan bir arkadaşa)
Genelde bu komisyonda giren arkadaşlarımın ortak problemi matematikten çok fazla sınanmaktı. Özellikle lisans konularından biraz da kenarda köşede kalmış bilgilerden sorulunca insanlar biraz haliyle isyan etmişler. Ben de bu gruba dahildim.
Sonuç olarak, “Büyük veri” alanında sorular beklerken limit, türev, integral soruları temel matematik ile karşılaştık. Bilgisayar alanında ise algoritma ve veri yapılarından öte gitmeyen sorular vardı. Cevap verdim yine ama böyle aday ölçülmemeli.
Beklediğim sorular diğerlerine ek olarak en azından şu şekildeydi:
Tahmin ediyorum ki; juriler bu alandan benden daha az haberdar. Az biraz araştıran bir kişi ucu açık da olsa sorular sorabilirdi. Endişelendiğim nokta şu: bu tür şeyler nedeniyle güzel gelişmeler umduğum ülkem için beklentilerim maalesef bir hayal kırıklığından öte gitmiyor. Sonra da niye yurtdışına giden beyinlerimiz geri dönmüyor? Dönmesin abi.
Genel olarak ülkemizde şöyle bir problemin var olduğunu düşünüyorum. Bir akademisyen bir yerde söz hakkına sahipse en iyisini o bilir aksini söylemek şöyle dursun eleştirmek bile mümkün değildir. Sadede gelecek olursam: Her akademisyen çok kısıtlı bir alanın uzmanı, esasında her konu hakkında sadece bilgi sahibi olabilir. Herhangi bir alanda mülakat yapacak olan kurul üyelerinin her birinin o alanda bir sertifikasının veya çalışma konusunun o alanda olması gibi bir şart aranması gerekli. Büyük Veri hakkındaki onca araştırmalarım, okuduğum kitaplar vs. mülakat esnasında beni veya bilen başka birisini bir adım ileriye taşımıyorsa ben bu mülakatı adil ve geçerli bulmuyorum arkadaş!!!
Hadi bakalım hayırlısı. Vesselam.